Yem Hazırlama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yem Hazırlama etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yayın balığı Nasıl yakalanır? Yayın balığı yakalama Teknikleri.

Yayın balığı Nasıl yakalanır? Yayın balığı yakalama Teknikleri.



Yayın balığı Kelebicin (gelebicin) ve özellikle genç bireyleri için kullanılan kelebek, yaygınlaşmış diğer yerel isimleridir. Göllerin ve nehirlerin milli, çamurlu diplerinde, batak kıyılarına yakın sığlıklarında yaşarlar. Tabanda açtığı ya da bulduğu oyuklarda, çok yıllık bitkilerin kök ve gövde enkazları altında yuvalanma eğiliminde olan gececil yırtıcılar olan yayınlar gün içerisinde bu alanlarda gizlenip havanın kararmaya başlamasıyla birlikte harekete geçerler. Gerek görünümü ve gerekse ekolojisiyle güneydoğulu akrabası Mezopotamya yayınına (Silurus triostegus) ve güneyli akrabası karabalığa (Clarias lazera) benzer özellikler taşır. Ancak yan yana getirildiklerinde birbirilerinden aslında ne denli farklı oldukları rahatlıkla görülebilecek kadar farklılaşmış apayrı tatlı su türleridir. Pulsuz olan vücudu kalın derisi altında yer alan mukus bezlerinin yoğun salgısından ötürü oldukça kaygan bir o kadar da mukavimdir. Sırtının nispeten orta kısmında konumlanmış olan ve dumura uğramış oldukça küçük bir sırt yüzgecine karşılık gövdenin altında anüsün (sidikliğin) gerisinden başlayarak kuyruk yüzgeci kaidesine değin vücudu boylayan büyük bir dışkıl yüzgece sahiptir. Vücut geneline hâkim olan renk, açıklı koyulu gridir. Bazen hafif sarı-kahverengi tonlamalara sahip mermer desenli bireylerde görülebilir. Solungaçların yan ve alt kısmıyla altçene ve karın bölgesi ise koyu renkli gövde rengine karşılık kirli beyazdır.

Yayınlar, etçil beslenme alışkanlığı sergilediklerinden bulundukları havzada besin piramidinin en üstünde yer aln türlerdir. Erginleşerek yetişkin özellikleri kazanmış bir yayının tam anlamıyla hâkimi olduğu tatlı su coğrafyasında herhangi bir doğal düşmanı olmayıp gerçek ve eks*ksiz bir yüzgeçli tirandır. Özellikle Çukurova bölgesinde yer alan Ceyhan ve Seyhan havzalarında anlatılan eski hikâyelerde akarsu ve göllerin kıyıya yakın bölgelerinde taşların üzerine çıkarak devasa cüssesiyle öylece durup güneşlenen yayınlardan bahsedildiğine rastlansada müspet anlamda böyle bir gözlem yapılmamıştır. En uzun çifti ağız kenarlarına doğru üstçenede, daha kısa olan diğer iki çiftiyse altçenede yer alan tat'a ve harekete duyarlı gelişkin bıyıklarıyla -ister ölü ister canlı olsun- tüketebileceği her türden hayvansal besini -görüş imkânı sunmayan bulanık sularda bile- tam bir kesinlikle bulabilecek kabiliyettedir. Altçene üstçeneye göre biraz daha iri ve öne doğru çıkıntılı olup her ikisinde de çok sıralı ve geriye doğru kıvrılmış küçücük dişlerden müteşekkil güçlü diş tablaları yer alır. Yan yüzgeçlerinin ilk ışını oldukça gelişerek sertleşmiş ve bir yanında testere gibi dişli çıkıntılar bulunan özel bir yapı kazanmıştır. Bu yüzden iri balıkların kıyıya alınması ve bırakıldıkları zeminde zaptedilmeleri anında bu kemik dişlere sahip yüzgeç ışınları kollanarak istenmeyen yaralanmaların önüne geçilmelidir.
Yayınlar, yaşadıkları alanda taban dokusu içerisinde yer alan yumuşakçalardan, gümüş, sazan, bıyıklı balık, çapak gibi balıklara, kerevitten kurbağaya, kıyısal alanda barınan sıçan ve fare gibi yer yer suya giren kemirgenlere kadar hemen her türlü canlıyı avlayarak hayatını sürdürür. Vücut büyüklüğüne nispetle oldukça küçük sayılabilecek gözleri yaşadığı bulanık ve çamurlu meralarda seçici bir duyu olarak değer taşımaz. Bu yüzden bıyık olarak adlandırılan ağız çevresindeki duyargalar, çok fonksiyonlu algılayıcılar olarak balığın bulunduğu çevreyi fizik ve kimya yönünden yorumlayabilmesine imkân sağlayan en önemli duyu organlarıdır. Her türlü taze ve canlı yemle yemlenmiş dip bırakmalarıyla başarılı şekilde yakalanabilen yayın, yurdumuzun genelinde yayılım göstermektedir.

YEMLER

Canlı Yemler Kurbağa, yılanbalığı , gümüş , sazan , bıyıklı balık , çapak , kerevit
Taze Yemler Tavukların ve geviş getiren hayvanların sakatatı, kısmen kokuşmuş balıklar
Yapay Yemler Kurbağa ve semender şeklinde sasilere takılmış döner kaşıklar (spinner), benzer şekilde yapay yemli diğer döner kaşıklar (spinnerbait)

KOCA AĞIZ (Akbalık) Balığı Nasıl yakalanır

KOCA AĞIZ (Akbalık)



Akbalık olarak da anılırlar. Üyesi olduğu sazangiller içerisinde güneyli kardeşi olan sis balığı (Aspius vorax) ile birlikte etobur beslenmeyi seçmiş olan yegâne üyedir. Sudak veya turna gibi oldukça etkili bir avcı olan koca ağız yanlardan yassılaşmış, güçlü bir kuyruk yüzgeciyle ilerlemeyi ve yem kovalamayı kolaylaştıran ideal gövde dinamiğine sahip etkileyici bir balıktır. Alt çenesi hafifçe üst çeneden daha uzundur ve ağız vücut eksenini ortalayacak şekilde konumlanmıştır. Vücut rengi sırt kısmında gri-siyah iken vücut yanlarından karın bölgesine inildikçe gümüşi gri-beyaza dönüşür. Gövdenin tamamı orta büyüklükte parlak pullarla kaplıdır. Orta yükseklikteki platolardan aşağı ovalara akan nehirlerin orta şiddette debiye sahip, akarsu yatağının genişlediği barbus bölgesinden nehirlerin denizle birleştiği ağır akışlı, derin ve bulanık mansaplara kadar geniş bir sahada yayılım gösterirler.
Koca ağızın mönüsünde kerevit gibi eklembacaklılar, gümüş, bıyıklı balık, sazan, yılan balığı, kızılgöz, kızılkanat gibi ağızlayabileceği büyüklükte olan ve aynı merayı paylaştığı bütün balıkların genç bireyleri, semender ve kurbağa gibi amfibyumlar yer alır. Aynı zamanda iri yetişkinlerin tıpkı turnalar gibi havzada yaşayan ördek, sakarmeke gibi su kuşlarının yavrularını yediği de bilinmektedir. Adı geçen balıkların ve amfibyumların ölü veya canlı yem olarak kullanıldığı bırakma donamlarının yanı sıra, her türlü yapay yemle başarılı bir oltacılık yapılabilir. Özellikle no.4 ve üzeri büyüklükteki döner kaşıklar, yemli (sasili) döner kaşıklar, farklı ağırlık gruplarında olan yalpa kaşıkları ve meraya bağlı olmak koşuluyla yüzen özellikteki yüzeyden ve orta sudan gelen voblerler başarısı bilinen yapay yem gruplarıdır.

Kullanılacak donamın Ø 0,28-0,30 mm geçmeyen polimer yapıda bir naylon monofilaman misinadan tercih edilmesi hafif olduğu kadar sağlam bir bedenin oluşturulmasına olanak sağlar. Ağızlarında herhangi bir diş yapılanması ve kesici aksam bulunmadığı için çelik tel ve benzeri malzemelerle yemin kılavuzlanmasına gerek yoktur. Ancak oltaya yakalandıktan sonra oldukça sert ve ilk başta süreklilik gösteren dönüşler yapmalarından dolayı misinanın gamlanarak zayıflamasını engellemek için mutlaka uygun kalibrede bir fırdöndünün, donamın 30-50 cm gerisinde bedenle ilişkilendirilmesi oldukça fayda sağlayacaktır. Sudak, turna ve sis balığı oltacılığı için önerilen bütün donamlar koca ağız oltacılığında da başarıyla kullanılabilir. Mansaplar gibi ağır ve bulanık akışlı acı su meralarında olta bedeninin Dyneema standartı multifilaman olta iplerinden tercih edilmesi aynı takıma atılabilecek dişli deniz balıklarının zorlanmadan kıyıya alınmasına olanak sağlayacaktır.



OLTA DONANIMI



YEMLER

Canlı Yemler Kurbağa, semender gibi amfibyumlar, tüm balıkların genç bireyleri, küçük kerevitler
Yapay Yemler Döner kaşıklar (spinner), yemli döner kaşıklar (spinnerbait), yalpa kaşıkları, yüzeyden gelen sahte balıklar (popperler), kısmen dalan sahte balıklar

Bıyıklı Balık (Bıyıklı Bekir) Av teknikleri

BIYIKLI BALIK (Bekir)



Bazı yörelerde bekir, sakallı, keçi balığı olarak anılırlarken Çukurova yöresinde incir pullusu olarak da isimlendirilirler. Orta yükseklikteki platolardan geçen nehirlerin aşağı kollarına kadar geniş bir alanda yayılım gösteren önemli sazangillerdendir. Tıpkı yakın akrabası sazanda olduğu gibi, ikisi ağız kenarında ikisi üstdudak yanında yer almak suretiyle iki çift belirgin bıyığa sahip silindirik gövdeli, ince uzun muntazam vücut yapısına sahip bir balıktır. Kuvvetli bir kaideyle birleşen kuyruk yüzgeci sayesinde güçlü akıntılara karşı bile rahatlıkla yüzebilen, bu şekilde yem arayabilen bıyıklı balıklar, başlarının önünde vücutlarının alt kısmına doğru konumlanmış ağızlarıyla akarsu tabanındaki taşlar üzerinde ve taban dokusu arasında yer alan basit yapılı su yosunlarını ve bulabildikleri her türden sucul yumuşakçaları tüketirler.

vücut renkleri yaşadıkları ortamın genel çevre özellikleri paralelinde ayrı populasyonlar arasında farklılıklar sergilese de genel olarak esmer tonda kahverengi sırt kısmından vücut yanlarına inildikçe açılan ve sarı esmer tonlardan karna inildikçe kirli beyaza dönen bir renklenme gösterirler. Bıyıklı balıklarda tıpkı çoğu sazan türlerinde gözlemlendiği gibi yemini ağız boşluğuna aldıktan sonra geveleyen ve bu esnada yutak bölgesindeki dişleri yardımıyla azar azar ezerek parça parça yutan balıklardır. Kullanılan yemli bırakma donamlarına balığın vuruşları düzenli bir sırayla süreklilik gösterir. Bu yüzden ilk vuruşun ardından donamın tasmalanmasına girişilmeksizin balığın yemi gevelerken kendi kendine iğneyi ağız boşluğuna ya da yutağa takması beklenmelidir.

Bıyıkl balık oltacılığında kullanılan klas*k donamları bıyıklı balık meralarının akarsu üzerinde yer almasından ötürü su debisine bağlı olarak değiştirilebilen ağırlıklarda çoğu salma bedenli (kayar kurşunlu) ve yemleyicili dip bırakmaları ile su akımının köreldiği dirsekler ve koylar için şamandıralı dip bırakmaları şeklinde özetleyebilirim. Bıyıklı balık donamlarında yem olarak toprak solucanı ve diğer karasal kurtlar kullanılabilir. Aynı şekilde haşlanmış mısır taneleriyle farklı tahıllarının unundan hazırlanmış karışım hamurlar ve pişmiş ekmekten hazırlanan hamurlarda başarısı bilindiğinden tercih edebileceğiniz diğer yemlerdir.

OLTA DONANIMI

YEMLER

Canlı Yemler Toprak solucanı, tahıl sineklerinin larvaları
Taneli Yemler Haşlanmış mısır, az haşlanmış patates, sütlü yemiş (incir)
Hamur Yemler 1-Mısır unu hamuru 2-Buğday kırığı + buğday unu + peyniraltı suyu 3-Mısır kırığı + buğday kırığı + beyaz ekmek içi

CERO (Mangar)



Güneydoğu ve doğu Anadolu'nun bazı yörelerinde yöre halkının kullandığı Kürtçe, Arapça gibi dillerin etkisinde mangar, cer, carul, biş gibi isimlerle de anılırlar. Bu bölgelerde yer alan Dicle ve Fırat gibi büyük nehirlerin beslediği geniş bir havzada akarsulara bağlı geniş kollarda yayılım gösteren bir bıyıklı balık türüdür. 80-160 cm boya ve 40 kg ağırlığa ulaşabilen cero kuşkusuz bulunduğu meradaki en güçlü balıklardandır.

Cerolar bıyıklı balık ve yine akraba oldukları sazanlardan farklı olarak bitkisel kaynaklı besinlerin yanında hayvansal kaynaklı besinlere de rağbet ederler. Özellikle ırmak tabanında yer alan canlı ya da ölü balıklar, balık yumurtaları ve diğer tüketebileceği dip organizmalarını iştahla yerler. Yöre balıkçıları tarafından çoğunlukla gece kullanılan canlı ya da ölü ancak taze balıkla yemlenmiş dip bırakmalarıyla yakalanırlar. Oldukça güçlü kuyruk yüzgeçleri sayesinde yüksek debili akıntılara karşı bile rahatlıkla yüzebilen, bu şekilde yem arayabilen cerolar başlarının önünde vücutlarının alt kısmına doğru konumlanmış durumdaki ağızları ile akarsu tabanında yem ararlar. Ağızlarının kenarında ve üstdudak üzerinde yer alan iki çift bıyıkları aynı zamanda kısmi bir tat-koku alma organıdır. Bu sayede görsel duyunun kullanılamayacağı bulanık meralarda dahi bıyıklarının duyumsal kabiliyetinden faydalanarak rahatlıkla yemlerini bulabilir.

Kullanılan donamlar meradaki akıntının şiddetine bağlı olarak değiştirilebilen ağırlıklarda çoğu salma bedenli (kayar kurşunlu) dip bırakmaları ile su akımının köreldiği dirsekler ve koylar için şamandıralı dip bırakmaları olarak özetlenebilir. Cero donamlarında taze yem olarak toprak solucanı, çekirge, danaburnu ve canlı ya da ölü gümüş gibi diğer küçük yemlik balıklar kullanılabilir. Aynı şekilde farklı tahıllarının unları karıştırılarak elde edilen hamurlarla pişmiş ekmekten hazırlanan hamur topları da soğuk mevsimlerde pekâlâ yem olarak kullanılırlar.

Ülkemizde doğal olarak yayılım gösterdiği alan Dicle ve Fırat havzalarının yer aldığı güneydoğu ve doğu Anadolu bölgeleridir

OLTA DONANIMI



YEMLER

Canlı Yemler Toprak solucanı, çekirge, danaburnu, gümüş balığı , tatlı su kayası , bıyıklı balık
Taneli Yemler Az haşlanmış patates
Hamur Yemler 1-Buğday kırığı + buğday unu + peyniraltı suyu 2-mısır kırığı + buğday kırığı + beyaz ekmek içi

sazan avına hazırlık

sazan avına çıkarken en unutulmaması gereken şey kepçedir,daha sonra yemler oltalar ve aparatlar. Avlağa vardınız;ilk önce yerseçimini yapmalısınız,eğer daha önce bu yere gittiyseniz balık açısından performasnlı bir yerse tekrara oraya oturmanızı tavsiye ederim,eğer yeri bilmiyorsanız yer seçimini şu esaslara bağlı olarak yapmalısınız;
RÜZGAR-en belirleyici etkendir.
GÖLÜN DENİZ SEVİYESİNDEN YÜKSEKLİĞİ-(balığın havyar atma zamanları,yemlenmesi,yatması,dolaştığı bölgeler değişir)
BALIĞIN YATTIĞI YER (her gölün coğrafi yapısına göre değişir)
GÖLÜN KENAR TOPRAK YAPISI (gölün farklı kıyılarında farklı toprak yapıları olabilir yer seçimi değişebilir)
AVLANILACAK BÖLGENİN KIYI EĞİMİ(bu çok önemli bir kaidedir)
SAZANIN YEMLENMEYE İLK ÇIKACAĞI BÖLGE-yer seçiminde ana esas budur balığın ilk yemleneceği kıyıyı bulmak.eğer trofe arıyorsanız büyük sazanların çok fazla hareket etmediğini,yemlenmek için fazla mesafe katetmediğini,ve daha uzun zaman aralıkları ile yemlenme yaptığını göz önünde bulundurmanız gerekir,buna bir örnek olarak;(sizin beslediğiniz bir bölgeden siz 2-3 gün uğraşmanıza rağmen alamadığınız bir trofenin 4. gün başaksının alması gibi)bu esaslara göre yer seçimini yaptıktan sonra;
OLTALARIN ATILMASI KAMP- oltalarınızı atarken en dikkat edeceğiniz şey sessizliktir,yaptığınız aşırı gürültü oradaki yemlenen balıkların saatlerce oraya uğramamasına neden olur ,buna göre kamp bölgesi mümkün olduğu kadar oltaları görüş açısına bağlı olarak uzak seçilmelidir,ayağınıza lastik özel ayakkabılar giymenizi tavsiye ederim, özellikle taşlık yerlerde bu çok işinize yarar .sazan avcılığında yemlerin süresi ortalama bellidir,mümkün olduğu kadar uzun aralıklarla oltaların başına inilmelidir.attığınız olta sayısı da abartı olmamalıdır 3 adım ara en maksimum aralık olmalıdır daha sık atılan oltalar suyun içinde misina curcunası görüntüsü vermekte ve çok akıllı olan sazan balığını ürkütmektedir.Kurduğunuz kamp oltalara hakim yerde olmalı,eğer gece kalınıyorsa oltalardan size seslenen arkadaşınızı duyacak şekilde kurulmalıdır ,gece mutlaka bir nöbetçi bırakılmalıdır çünkü sazan balığı yakalandıktan sonra hızlı müdahale edilmesi gereken bir balıktır,yakalandıktan sonra hemen en yakın taş ın veya kökün arkasına siner ve oltanız takılır.Gece asla yapmamanız gereken iki şey vardır birincisi arabanın kapısını vurmak ve suya ışık tutmaktır.
YEMLEME-yemleme esasları şu olmalıdır;
MEVSİM-(seçeceğiniz yemi belirleyen ilk esas mevsimdir,balığın bulunduğunuz mevsimde rağbat ettiği yem olmalıdır.)
AVIN SÜRESİ-(yemlenme avın süresi ile doğru orantılıdır,günümüzde en yanlış anlaşılan konulardan biridir kısa zamanlı gidilen bir yerin fütürsuzca abartılı yemlenmesidir)
BALIK TUTMAK İÇİN KULLANDIĞINIZ YEM-(eğer balık tutarken parteküllerden yani küçük parçalardan oluşan yem kullanıyorsanız,yemleme asla yapmamalısınız.
TERS YEMLEME-( canlı yem ile avlanırken kuzu yemi ile yemleme yapmak gibi)
BALIK POPÜLASYONLARI-(göldeki balık popülasyonunu bilmek önemlidir,attığınız yemi hangi balıkların yiyeceğini ve bu balıklarının popülasyon olarak baskınlığını bilmeniz atacağınız yem miktarını belirler.)
ALIŞTIRMA YEMİ-(balığı herhangi bir yeme alıştırmak için yapılan yemleme günümüzde yeni gelişen boili ile avcılıkta ağırlıklı kullanılan bit sistemdir balığın alışık olmadığı yemlere alıştırılması zaman alabilir)
BALIĞI ÇEKME YEMİ-(bu yemleme şekli küçük parçacıklar şeklinde olmalıdır ana esas tutmak istediğiniz balığın küçüklerini o bölgeye çekip büyüklerin dikkatini çekmektir,önceden yapılmasına gerek yoktur ,balık tutarken yapılır.)
Bu esaslar çoğaltılabilir ama buradaki ana mantık şu şekilde üç bölümde toplanabilir;
1-BALIĞI BİR YEMLENME BÖLGESİNE ALIŞTIRMAK
2-BALIĞI KULLANDIĞINIZ YEME ALIŞTIRMAK
3-BALIĞI KULLANDIĞINIZ YEMİN ŞEKLİNE ALIŞTIRMAK
unutmayalım arkadaşlar balıkta DOYAR .son yıllarda yaygın olarak yemlemek balık tutmanızı arttırır fikri doğru olmakla beraber fazla yapılan yemleme de tam tersi sonuç vermektedir. alıntı .oltacılar



Aynalı Sazan Avı ve Kullanılacak Yemler

Avlanma şekilleri :

2 tür avlama şekli vardır.





a) Dip oltası ile
b) Şamandıralı oltalar ile

a) Dip oltası : Bu avlanma şekli eğer 3 oltanın üzerine çıkarsa amatör balıkçılık sayılamaz. O nedenledir ki sirkülerde belirtilen ;
" İÇ SULARDA AMATÖR BALIKÇILIK; ÜZERİNDE EN ÇOK 2 İĞNE BULUNAN TEK VEYA BİRER İĞNE BULUNAN 2 OLTA İLE YAPILABİLİR. BUNLARIN DIŞINDAKİ HER TÜRLÜ AVLANMA VASITALARININ KULLANILMASI YASAKTIR. ANCAK KÜSPE İLE SAZAN AVINDA VE EKMEK İLE KEFAL AVINDA BEDENİN AYNI NOKTASINDAN ÇIKAN İKİDEN FAZLA KÖSTEK KULLANILABİLİR. OLTA UCUNA AĞ (TIRIVIRI) V.B. ARAÇLAR TAKILARAK AVCILIK YAPILMASI YASAKTIR "


Küspeli Dip oltası : Piyasadan alınacak olan 2 x 2 veya 4 x 4 cm lik küspeler ortasından matkap vasıtası ile delinir. Bu delikten piyasada bulunabilecek vidalı takıma monte edilir. Üstünden veya altından 3 veya 4 adet iğne bağlanır. İğneler bağlandıktan sonda Bedene 30 - 40 cm sonda bir fırdöndü bağlanır ve diğer ana beden 50 metre veya daha fazla makaraya sarılır. Av yerinde iğnelerin ucuna hamur, mısır, üzüm takılarak atılır. Küspe (mısır - ayçiceği) kokusu ve içerdiği yağ nedeni ile balığı çağırır. Boşluğu alındıktan sonra Kıyıya çakılan ucu çentikli kazığa iliştirilir makara geride bir taşa bağlanır. Kazık ile olta arasına zil takılır balık oltaya geldiği zaman bu zil çalarak ikaz eder. Aynı olta takımı mısır küspesi ile de yapılır. Prensip aynıdır.

Hamurlu Dip Oltası : Piyasada bulunabilen ağırlıkla yay alınır. Küspeli oltada olduğu gibi iğneler ve fırdöndü bağlanır. Hamur (TERTİPLERİ YEMLER BÖLÜMÜNDE VERİLMİŞTİR) bu yayın içine sıkılarak doldurulur, iğneler mısır veya üzüm takılarak bu hamura yapışması sağlanır ve suya atılır. kıyıdaki kazığa bağlanır ve zil takılır.
Boili (Pişirilmiş hamur topları) Dip Oltası : Bu olta türü ülkemizde uygulanmağa yeni başlayan bir av türüdür. Aşağıda verilmiştir. Tek sorun Avrupa da kilo ile satılan yemlerini sizin yapmanızdır. Ancak bu avlanma şeklinde avlanılacak bölgenin çok iyi yemlenmesi gerekmektedir. Yem yapımı bölümünün 8. maddesinde anlatılmıştır.


b) Şamandıralı sistem : Bu sistemde amaç balığın yakalanıp yakalanmadığını görmek için kullanılan dikkat çekici renklere sahip şamandıralardır. Yapımı çok basittir. Elle ve kamışla atılması kolay ve kullanışlıdır. Misinanızı yere sağmadığınız için dolaşmaz balığı kıyıya çekmekte çok kolay olur.

Makinede sarılı 0.35 iyi bir misinaya önce stoper takılır bu suyun derinliğini ayarlamak için en iyi yöntemdir ve atış sırasında size büyük kolaylık sağlar. Stoperden sonra gezer şamandıra ve hemen arkasına gezer kurşun ve fırdöndü takılır. 40 - 50 cm lik ucuna iğne takılı iğne fırdöndüye bağlanır. Suya atılan olta şamandıra ile birlikte suya dalıyorsa su derin demektir bu durumda stoper yukarıya doğru çekilir ta ki şamandıra suda diklemesine durana kadar ayarlama devam eder ucuna mısır, üzüm, hamur, solucan takılır. Burada dikkat edilecek en önemli husus yemin balık önce koku ile çağırılıp daha sonra da görülmesinin sağlanmasıdır. Dibin yosunlu veya bitkili olması yemin görülmesini etkiler.


YEMLERİ :

Sazan balığı için kullanılan yemler şunlardır. Solucan, hamur, haşlanmış mısır, düdük makarna (Az haşlanmış), mısır unu, un, şeker, vanilya ve diğer kokular, peynir suyu, balık unu, ayçicek yağı, ayçiçeği küspesi, mısır küspesi, kuru üzüm, civciv yemi, yumurta, soya unu, kedi köpek maması gibi. Burada amaç yemlere koku ve tat vermekten ibarettir.
Bu malzemelerden değişik yem tertipleri üretmek mümkündür.

BOİLİ:
Sazan için en birinci yem.(Özellikle büyük balık için ) Hazırlanması ve alıştırılması eziyetli, ancak verim oranı maksimum. Ama ilk balığınızı alabilmeniz için yemleme şart.
SOLUCAN:
Sazanın dayanamadığı bir yem, bence boili den sonra ilk numara. olumsuz bir tarafı var, küçük sazanlar da bayılıyor. Ufak sazanların dolaşmadığı derinliklere atarsanız, büyük sazan yakalama şansınız artar.
MISIR:
Konserve mısır, kolay iğneden kurtuluyor, ufak sazanlar, kızılkanatlar didikliyor. Koçanından koparılmış taze mısır daha verimli, ama her sezon bulunamıyor. Bir de küllü kart mısır var, daha iri taneli, daha sağlam. Hayvan yemi olarak kullanılan bir kilo iri taneli mısır, iki çorba kaşığı ağaç külü veya iki çay kaşığı karbonatla birlikte kaynatılıyor.(Zarını patlatıp, şişmesi için.) Taze olarak kullanılırsa daha iyi olur.
ET KURDU:
Eti uzun bir süre açık havada beklettiğiniz zaman kutlar oluşuyor. İğneye ucundan öldürmeden 2-3 tane takılırsa balık geliyor. Ama ufak balıklar çabuk atlıyor.
AYÇİÇEK KÜSPESİ:
Kalın bir kibrit kutusu kadar kesilmiş preslenmiş ay çiçek küspesi etrafına serbest halde 6-7 ad.1-1,5 cm.lik köstekler bağlanıyor. İğnelere mısır veya solucan takılırsa verim artabilir. Malzemecilerde hazır olarak satılıyor.
YAYLI OLTA:
Yay biçiminde hazırlanmış çakmak büyüklüğünde tellerin içine koku vermesi amacıyla hamur sıkılıyor. Ay çiçek küspesinde olduğu gibi köstekler takılıyor. İğnelere mısır veya solucan takılıyor.
KENDİR TOHUMU:
Kendir tohumları çok ufak, kaynatınca bile oltaya takılacak kadar olmuyor.
HAMUR:
Ekmek içi, mısır unu, un ile hazırlanıyor. Katkı maddesi olarak vanilya, karabiber, tuz, kakao, bal, zeytin yağı, çiçek yağı, bal, şeker, yumurta, akvaryum balık yemi, ayçiçeği küspe tozu, pekmez, misk-i amber,malzemecilerde satılan özel kokular v.s. kullanılabilir. Ekmek içiyle hazırlanan daha dayanıklı oluyor. Odunlu fırında pişmiş ekmek tercih edilmeli. Matador fırında pişmiş ekmeğin verimi düşük. Hazırlanan hamurların dayanıklı olması için hamuru karıştırırken içine pamuk katılabilir. İğneye takılacak kadar yuvarlak yemler hazırlanıp, 5 dk. sıcak suda pişirilirse uzun süre dağılmadan suda kalıyor.
ÇEKİRGE:
Çekirge yakalayıp takabilirsiniz.
CANLI BALIK ( GÜMÜŞ ):
Sazan irileştikçe vahşileşir. İri sazanların bulunduğu derin sulara atabilirseniz şansınız yüksek olur.
MISIR KÜSPESİ:
Ay çiçek küspesi gibi kullanılır.
MAKARNA:
Hafifçe haşlanmış düdük makarna kullanılıyor.
DANABURNU:
İri sazanlar için geçerli.
KURU ÜZÜM:
İri, siyah üzüm.
İRMİK:
Bulunduğunuz gölün suyuyla ıslatıp macun haline gelene kadar karıştırarak kullanın.
KAŞAR PEYNİRİ:
Küp halinde kesilip takabilirsiniz.
DUT:
Taze dut tercih edin eğer mevsim itibarı ile bulamazsanız kurusuda olur yalnız pekmezde bekletilmiş halde kullanırsanız şansınız kuvvetlenir.
PATATES:
Çiğ veya hafifçe haşlanmış olarak iğneye takabilirsiniz.
HUBUBAT:
(Kuru fasulye, bakla, bezelye,nohut vb.): İyice pişirip hamur halinde kullanabilirsiniz.
TAHIL:
(Buğday, arpa...): Küçük sazanlar bayılıyor. Ama, mısır taktığınız iğnenin ucuna geçirilebilir.
EVDE YAPILABİLECEK YEMLER

A- BASİT HAMUR

1 çay bardağı mısır unu
3 çay bardağı beyaz un
3 paket vanilya
1 Yumurta tamamı
1 çay bardağı kaynamış nane suyu
1 avuç toz şeker
YAPILIŞI
Bunları çiğnenmiş sakız kıvamına gelinceye kadar karıştır ufak toplar haline getirip kullanabilirsin.

B- BOİLİ

400 gr İrmik
200 gr Soya unu
200 gr Mısır unu
200 gr Süt tozu
8 veya 9 Yumurta
1 çay bardağı zeytin yağı
1 çay bardağı likit glikoz
4 ml konsantre vanilya aroması
1 çay kaşığı kırmızı gıda boyası
1 çay bardağı süt

YAPILIŞI:
İlk gruptaki unları bir kapta karıştırdıktan sonra ayrı bir kapta 8 adet yumurta boya glikoz ve aromayı çırpın sonra sıvı karışımdan diğerine azar azar dökerek yoğurun yoğururken zeytin yağı ve sütü ekleyin eğer fazla koyu bir kıvam olursa 9. yumurtayı kırın sonra hamurumuza şekil verip ( küçük misket şeklinde taneler ) kaynayan suya atıp 3 dakika kaynatın kaynar sudan aldıktan sonra soğuk su dolu bir kaba atın sonra buradan süzgeçle alıp havadar bir yerde bekletip dinlendirerek kullanın.

C- PEKMEZLİ PATATES

Patates haşlandıktan sonra kapalı bir kabın içine pekmezi ve patatesi koyup 1 gün bekletildikten sonra iğneye yem olabilecek büyüklükte kesin sazan bu yemin kokusuna bayılır.

D- PEKMEZLİ HAMUR YEMİ

Pekmez
250gr un
50gr mısır unu
1 paket vanilya
5 yumurta sarısı
Yarım çay bardağı şeker
çay bardağı süt
YAPILIŞI:
Bu karışımı karıştırıp yoğuruyoruz ( fazla ince veya kalın olmayacak şekilde ) oltaya takmak istediğimiz ebatlar halinde misketler yapıp kaynamakta olan pekmezli suda 3 dakika haşlıyoruz süzgeçle alarak 15 dakika dinlendirip kavanoza koyun.

E- TENDİRDİYOTLU HAMUR YEMİ

Buğday unu
Mısır unu
Vanilya
Yumurta sarısı
Tuz
Pamuk
Tendirdiyot
YAPILIŞI:
Az buğday unu,az mısır unu,az vanilya,yumurta sarısı,az tuz,az pamuk,az tendürtiyot bunları güzelce yoğur misket gibi yap kaynar suda 2 dakika haşlayıp bir süzgeçle alarak gölgede kurumaya bırakın 20 dakika sonra kullanmaya hazırdır.

F- SEHRİYEDEN YEM YAPILMASI

Bir paket Şehriyeyi bir kaba koyup kaynamış su ilave edin hamur gibi yoğurun sonra o hamurdan misket büyüklüğünde koparın sonra hepsini yeniden kaynar suya atın ardından bekletmeden soğuk suya atın sudan çıkardıktan sonra mısır unu ve vanilyaya bulayıp kapalı bir kaba koyun ( kurumaması için ) kullanıma hazırdır

G- BAKLİYATLI YEM

Kuru fasülye
Nohut
Kuru bakla
Bulgur
Pirinç
Mısır
Mercimek
Makarna veya şehriye
Un
Vanilya
İrmik
Yumurta
Az pamuk
Not : Çeşitleri evdeki bakliyat stoğuna göre artırabilirsiniz.
YAPILIŞI
Yukarıdaki kuru bakliyatların hepsinden az miktarda bir tencereye koyup kaynat sonra iyice kaynatılan bu karışımı iyice ezip püre haline getirip büyük bir kaba un,vanilya,irmik, miktara göre 1-2 yumurta ile hamur yap azda pamuk karıştırarak ( dağılmaması için ) ufak misketler haline getirerek kullanın.

H- ANASONLU MISIR YEMİ

Süt mısırı
Anason yağı
1 adet küçük kavanoz veya şişe

YAPILIŞI
Taze süt mısırını alıp tanelerini hazırladığınız kapalı kaba doldurun anason yağını üzerine döküp kapağını sıkıca kapatıp çalkalayın ve gölge bir yere koyun.Avlağınıza gittiğinizde bu yemi yemlediğiniz bölgede şamandıralı takımda kullanabilirsiniz.

I- SAZAN YAYI İÇİN YEM HAZIRLAMA

Civciv yemi
Mısır unu
Un
Koku için vanilya
Yumurta.
Anason yağı
Su

YAPILIŞI
Bunların hepsini az su ile karıştırın ( hamur kalın kıvamda olmalı ) elde ettiğiniz hamuru yayın içine sıkıştırın yumruk büyüklüğünde bir hamur topu haline getirin yaya bağladığınız iğneleri de hamura saplayın.

J- KUZU YEMİNDEN SAZAN YAYI İÇİN KÜSPE YAPIMI

4-5 kg kadar kuzu yemi
1-2 kg kadar mısır küspesi
2 kg bildiğimiz buğday unu
Sazan için kullanılan yay

YAPILIŞI
Önce kullanacağınız kadar kuzu yemini ıslatıp dağılmasını bekleyin yemler dağılınca bir miktar un ve mısır küspesini karıştırın az miktar su ilave ederek karıştırın ( hamur kalın kıvamda olmalı ) ve yayın içine sıkıştırın.

K- KUZU YEMİNDEN KÜSPE YEM YAPIMI

4-5 kg kadar kuzu yemi
1-2 kg kadar mısır küspesi
2 kg bildiğimiz buğday unu
Vanilya
Yumurta
YAPILIŞI:
Önce kullanacağınız kadar kuzu yemini ıslatıp dağılmasını bekleyin yemler dağılınca bir miktar un ve mısır küspesini karıştırın vanilya ve yumurtayı katıp az miktar su ilave ederek karıştırın ( hamur kalın kıvamda olmalı kulak memesi sertliğinde ) misket büyüklüğünde keserek kullanın.

SAZAN YEMLEME


Sazan avında yemleme önem kazanmaktadır. Olta atmadan önce bölgeyi yemlerseniz balıkları o bölgede sabit tutabilirsiniz. Yemleme için un, küspe, tarhana, tavuk yemi, buğday, mısır, topları veya taneleri kullanılabilir. Genelde mısırla yemleme yapılıyor. Yemlemede esas, balık doymayacak kadar, ama o bölgeden de ayrılmayacak kadar yemleme yapmaktır. Eğer mısır kullanılıyorsa, eski mısırla yemleme yapıp, oltaya taze mısır takmalıdır. Sazan ekşimiş eski mısırların arasından iğnedeki taze mısırı bulacaktır. Yemlemeyi tarhana ilede yapabilirsiniz. Tarhanayı hafifçe ıslatıp, top halinde oltayı atacağınız bölgeye atabilirsiniz. Kokusu cazip. Kurşun veya fırdöndüye yakın takabileceğiniz plastik veya telden hazırladığınız mazmozlama kafesinin içine koku verecek hamurlar takarak balıkları yemin bulunduğu yere doğru çekebilirsiniz.

YEMLEME İÇİN YEM HAZIRLANMASI

A- KUZU YEMİ İLE YEMLEME

3 kg kuzu yemi (hayvan yemi)
3 kg mısır
2 kg buğday
Şeker
Vanilya
İnce kadın çorabı veya tülbent

YAPILIŞI

Mısır ve buğdayı bir kapta kaynatın birazda şeker ve vanilya ilave edin (koku yapması için) bunları ayrı şişelere vb. kaplara koy avlağa gittiğinde ilk önce kaynattığın mısır ve buğdayları el veya sapan yardımı ile atabildiğin kadar uzağa at..
Alınan kuzu yemine bir kapta biraz su ilave et hamur kıvamında olacak ama sert olacak daha sonra yaptığın kuzu yemi su karışımını küçük toplar halinde göle at ama atarken dağılır derseniz ince kadın çorabı al ve bunu 3-4 parçaya böl bunların içine kuzu yemini koy ve gölete at hem dağılmaz atarken hem de attığında suyun dibine iner ve suyun altında koku yapar daha sonra oltalarını at ve balıkları beklemeye başla.
B- KUZU YEMİ İLE YEMLEME

2 – 3 Kilo kadar kuzu yemini alarak suya elle serperek yemleyebilirsiniz.

C- SARIMSAK YAĞLI MISIR YEMİ

Süt mısırı
Sarımsak yağı
1 adet küçük pet şişe veya kavanoz.

YAPILIŞI:
Taze süt mısırını alıp tanelerini hazırladığınız kapalı kaba doldurun sarımsak yağını üzerine döküp kapağını sıkıca kapatıp çalkalayın ve gölge bir yere koyun.Avlağınıza gittiğinizde bu yemi yemleme amacıyla kullanabilirsiniz.

D- KOKUŞMUŞ ET VS. İLE YEMLEME


Parçalanmış sardalya, kokuşmuş yemler, bayat yemler, peynir suyu ile bayat ekmek karışımı ile avlandığın yerde yemleme yaparak daha etkili sonuçlar alınabilir

E- ÇEŞİTLİ YEMLEMELER

Haşlanmış nohut bakliyat bunları tülbent e doldurup av sahasına koku yapılması için atabilirsiniz.
Hamurlar hamur için irmik un süt tozu yumurta tuzsuz çökelek haşlanmış yarma civciv yemi mısır unu ve şeker ile vanilya dan hazırlanabilir.
Dut kurusu hayvan gübresi vs gibi doğal koku yayıcıları bunlarda tülbent kadın çorabı gibi malzemenin içine konup suya atılılabilir.
NOT-1: Ava başlamadan yaklaşık yarım gün önce av sahasına bu yemleri uzaklı yakınlı atarak koku ile balığı av sahasına toplayabiliriz.
NOT-2: Bu yemler yaklaşık pinpon topu büyüklüğünde olarak hazırlanır suda yavaş çözünmeleri için de bir gün önceden kurutulur.

Son Not : ALINTIDIR !!!

Sazan Balığı Yem Çeşitleri

Tatlısu balıkçılığının ilk serüvenleri genellikle sazan avı ile başlar. Hemen hemen her tatlısu balık avcısının SAZAN ile ilgili bir anısı mutlaka vardır. Yurdumuzda her türlü iklim koşulunda yaşayan pek çok çeşidi vardır. En makbul kabul edilen cinsi Aynalı sazan dır. Pullu sazan , kambur sazan. adi sazan gibi adlarla bilinen en yaygın olan diğer türüne ise pullu sazan demeyi uygun gördük. İki tür sazanı birbirinden ayıran en önemli özellik aynalı sazandaki sırt, kuyruk ve karnın bazı bölgeleri hariç pulların olmayışıdır. Her iki türde kültürü yapılan yani insan eliyle kolaylıkla üretilebilen türlerdir. Bu nedenle özellikle devletçe kültür balıkçılığı yapılarak pek çok baraj ve göle bırakılmışlardır. Ancak özellikle Aynalı sazanda gen havuzunun giderek daralmasıyla ve daha önemlisi olumlu bir girişim olarak ülkemiz doğal türlerine yönelinmesi politikasının benimsenmesiyle benzer özelliklerdeki pullu sazan kültürü giderek aynalı sazanın yerini almaktadır. Doğal takvime göre Arpa hasatından sonra oltaya vurmaya başlar ve bağbozumuna kadar bereketli av verir. Özellikle iri boylarının yakalanması için gece avı tercih edilmektedir
Tüm tatlı su balık avcılarının en çok avladıkları balık çeşidi sazandır. Tatlı su balık avı denilince akla ilkgelen sazan avıdır. Çökertme takımla ve sarkıtma takımla iki şekilde avı yapılır. Sazan avı için balığın yöresel beslenme alışkanlıklarına uyan pek çok yem kullanılabilir. Hangi tür sazan olursa olsunve hangi yöntemle av yapılırsa yapılsın avlanılacak bölge mutlaka önce yemlenmelidir.

YEMLEME: Bu işlem için en uygun materyal bayat ekmek ve haşlanmış tahıldır. Ufalanmış bayat ekmek yada tahıl çamurla karıştırılıp avuç içine sığacak büyüklükte toplar yapılır. Bunlar güneş altında 2-3 saat kadar kurutulur . Daha sonra bu materyal avlanacak mıntıkaya atılır. Balığın oltaya vurmasına göre yarım saatte bir yada saat başı 1 top atılarak balıkların o bölgede toplanması sağlanır. Ayrıca av sırasında kullandığımız yeme göre bu yem parçaları örneğin küspe, top şeklindeki hazır yemlerde aynı amaçla kullanılabilir. Hatta boili denilen fındık büyüklüğünden ceviz büyüklüğüne değişen boylardaki hazır yada evde avcı imalatı olan yemleri sapanlarla uzaktan yakına doğru atıp balığın kıyıya çekilmesine çalışan örnekleri gösteren pek çok internet sayfası vardır. Özetle işin özü iyi yemlemeden geçer.


YEMLER

tahıllar ve tahıl ürünleri
canlı ve hayvansal kaynaklı yemler

ekmek, hamur, taze haşlanmış mısır, küspe, kuru üzüm, mısır konservesi, yarma, kepek, patates ve bitki tohumları veya bunlardan yada karışımlarından mamul yemler
Sinek, solucan, çekirge, böcek, balık iç organları, canlı küçük balık, sazanın kendi eti, tavuk yada kanatlı ciğeri, tavuk göğüs eti, balık filetoları, kırmızı et





Yukarıdaki listeden de anlaşılacağı üzere sazan avında akla hayale gelecek neredeyse her türlü yem kullanılmaktadır. Yemlerin bu kadar çeşitlilik göstermesi yörelere göre birki örtüsünün dolayısıyla da daha çok bitkisel kaynaklı beslenen balığın beslenme alışkanlıklarının değişik olmasındandır. Ancak hayvansal kaynaklı yemler de pek farklılık gözlenmemekte ve özellikle solucan her yerde daima ortak payda olarak karşımıza çıkmaktadır. Burada size İngiliz ve Alman ekolü tahıl yemlerden örnekler sunduktan sonra kendi yöntemlerimize değineceğim.

İngiliz Ekolü:

Bu ekolde en göze çarpan özellik klasik tahıl tozları (unlar) ile hazırlanan yemlerin yanısıra direkt bitki tohumlarıdan özellikle kendir tohumundan yararlanılmasıdır.

KENDİR TOHUMU İLE AVCILIK:
4 Bardak suya 1 bardak kendir tohumu ilave edilecek, kaynatılacak, Kendir tohumu mısır patlağı gibi açılınca ocaktan indirilecek. Bu işlemi kolaylaştırmak için suya başta biraz yemek sodası ilave edilebilirmiş. İğnelerin ucuna bu tohumdan 1 tane takmak gerekiyor, ve iğne ucu açıkta kalacak. Bu sazanı çıldırtan bir yemmiş. Ben kendir tohumu bulamadığımdan deneyemedim ama resimdeki görüntüsünden iş yaparmış gibi bir izlenim edindim.

EKMEK İLE AVCILIK
Öncelikle ekmek en az 1 günlük olmalı. Ekmeği ağzı açık kaynayan bir çaydanlık üzerinde su buharı ile iyice yumuşatın. Yumuşayan ekmeği düzgün bir yüzey üzerinde yuvarlayarak nemini kaybetmemesi için şeffaf bir folyo ile parmağınız kalınlığında sarın. Lazım oldukça yemi buradan parçalar halinde kesin. Bu işlemler sırasında ekmeğe direkt su değmeyecek. Bu hazırlanan hamurumsu ekmek dışında kuru iyice bayat bir ekmeği iyice ufalayın İğneye folyadan çıkarılan hamur takılıp bu bayat ekmek parçalarına batırın. İşte bu son işlemden kopan parcacılar suya dağılıp balığı davet edecekmiş. Ben denedim iyi bir yöntem

ET İLE AVCILIK
Küp şeklinde kesilmiş et kendi başına bir yem olmakla birlikte, buna bir kaç ilave tat eklemek sonucu iyileştirecektir. Bir tavaya az bir çiçek yağı koyun. Küp şeklindeki etle birlikte çok az un kekik kimyon ve karabiber ilave edin . Bir kısmını balık avında yemek için ayırabilirsiniz. Eğer bu karımdan yemeyecekseniz yada yiyeceğinizi ayırdıktan sonra kek yapımında kullanılan vanilyadanda bu karışıma ilave edebilirsiniz. Karışımı kavurun ama fazla pişirmeyin. Bu karımı dondurarak ilerki kullanım içinde saklayabilirsiz. Avda bir kısmını kendiniz yiyip bir kısmını eğer artarsa tabi yem olarak kullanabilirsiniz.

Alman Ekolü:

SAZAN NERELERDE BULUNUR:

Sazan hafif meyilli yerlerde bulunur. Çok dik yamaç kenarlarında bulunmaz. Baraj yada göle açılan küçük dere yataklarının ağızlarında, bahar yağmurlarının aktığı su yollarının önlerinde dibi kayalık olmayan akıntı ağızlarında, bilhassa kumluk ve yosunlu kısımlarda çokça görülürler. Akarsularda ise ağaç kökleri sazlık araları ve kovuklarda irileri kaya önlerindeki derin girdaplarda, ve akıntılı yerlerde suların köpürerek aktığı akıntı ağzının hemen önünde bulunurlar.

SARKITMA TAKIM İLE AVCILIK:

Önceden bölge yemlenir. 50-60 numara misinadan oluşan bir olta ipine fırdöndü bağlanır bunun ucuna aynı kalınlıkta 30 cm kadar bir misina beden bağlanır ve şamandıra mantarı burada yer alır. Bununda ucuna klipsli bir fırdöndü bağlanır. Klipsten itibaren olta ipinden bir boy ince örneğin 40 numara misina ile 1 metre kadar ikinci bir beden bağlanır ve olta iğnesi eğer 1 tane olacaksa bunun ucuna bağlanır. Eğer iki yada daha fazla iğne bağlanacaksa (ki burada köstek boyları 30 cm kadar olmalıdır) tercihan köstek kalınlığı bedenden 1 boy daha ince olmalıdır örneğin 35 lik yada 38 lik. Ancak 2 den fazla iğne bağlamak bereketli bir yerde olta idaresini güçleştirir. Bu şekilde bağlamanın faydası klipsten itibaren olta iğnesini rahatça değiştirebilmek ve o yöreye göre beklenenden çok iri bir balık yakalandığında şayet olta kopacak olursa tüm takıma zarar vermek yerine uçtan yada köstekten kopmasını sağlamaktır. Eğer makine ve kamışla av yapılıyorsa makinenin debriaj sistemi bulunduğundan beden için 40 köstek için 35 numaralı misinalar kullanılabilir. Kullanılacak yem tercihan olta iğnesine iğnenin tamamını kapatacak şekilde takılıp olta atılır. Balık yemi kaptığında hemen tasma vurulmamalıdır. Balık şamandırayı birkaç metre götürdükten sonra tasma vurulup balığın direnci ölçülür. Oltada iri bir balık olduğu anlaşılırsa misina yavaş yavaş çekilir. Çok direnç gösterirse hafifçe bırakılıp tekrar çekilmelidir. Bu işlem balığın yorulup kendini bırakmasına kadar sürdürülmelidir. Bu bazen 15 dakika kadar sürebilir. Balık kıyıya geldiğinde en iyisi kepçe ile almaktır. Eğer kepçe yoksa misinadan tutarak balık dışarı alınmamalı mutlaka bir el ile balık karnından tutularak karaya alınmalıdır. Bu işlemler mümkün olduğunca sessiz yapılmalı, yemlediğimiz yerde başka balıklarında olabileceği untulmamalıdır. Avladığınız yerin özelliğine ve balığın iriliğine göre suya düşmemek için mutlaka önlem alınmalı eğer can güvenliği tehlikeye düşecekse teredüt edilmeden misina kesilerek balık salıverilmelidir.

ÇÖKERTME OLTA TAKIMI LE AVCILIK:

Bunun için gerekli olan misina kalınlığı aynıdır. Olta ipine tek bir klipsli fırdöndü bağlanır. Bunun ucuna yine aynı kalınlıkta 1 m kadar bir beden ve bununda ucuna 30-40 gr. kurşun ağırlık yani iskandil bağlanır. Bu 1 m lik bedene yine 1 boy ince 25-30 cm’lik bir köstek ile 2 olta iğnesi bağlanmalıdır. 2‘ den fazla iğne bağlamak oltanın idaresini güçleştirir. İğneler yemlenip olta savrularak atıldıktan sonra bir ucu sivriltilmiş 40-50 cm lik ağaç bir kazık yere saplanır. Bu kazıkların üstüne bir çentik açılıp olta ipi bu çentiğe yerleştirilir. Takımın boşluğu alındıktan sonra buna mandal yada klipsle bir çıngırdak bağlanır. Bu yöntem avcıya 1 den fazla oltayı idare etme şansı yaratır. Çıngırdak çaldıktan sonra ayrıca tasmalamaya gerek yoktur. Sarkıtma takımlı oltada tarif edildiği gibi balık dikkatlice çekilir. Burada dikkat edilecek en önemli nokta avcının idare edebileceği kadar olta kullanmasıdır. Çünkü genellikle çıngırdaklar peş peşe çaldığından lüzumundan fazla olta atmak hem zamanında çekilemeyen oltanın karışmasına hem fazla gürültü ile balığın ürkmesine neden olabilir En önemlisi zaten dar ve az olan avlaklardan daha fazla sayıda balıkçı yararlanabilir. Zaten resmi av sirkülerlerinde bu sayı kişi başına maksimum 4 takımdır. Her iki olta arası ideal mesafe 10 m kadar olduğuna göre demek ki bir kişi en fazla 40 m yer işgal etmelidir.

KÜSPE İLE AVCILIK: Bu yöntem çökertme takımın sazan için modifikasyonu esasına dayanır. Özellikle aynalı sazan avı için ülkemizdeki en geçerli yöntemlerden biridir. Tabaka halindeki preslenmiş ay çiçeği küspesi 5x5x5 cm ölçülerinden küçük olmamak kaydıyla küp yada dikdörtgen prizması şeklinde kesilir. Tam ortasından matkapla delinir.( Bu işlemler sırasında oluşacak talaşı sakın heba etmeyin) olusan sekil tabiri caizse dikdörthen yada kare kesitli bir teker gibi olur. Ortadaki deliğe deliğin çapına uygun ve küspe boyunda bir somunlu vida yerleştirilir. Bu vidanın baş kısmına beden boyu sadece en fazla 1 cm olacak şekilde bir ucu vidaya bağlı diğer ucu boşta olacak şekilde bir fırdöndü bağlanır ve küspenin diğer tarafından çıkan vidanın ucuna vida küspeden çıkmasın diye küçük bir pul koyarak somunu sıkılır. Eldeki olta ipine ise bir klips takılarak fırdöndünün boşta kalan ucuna bağlanır. Buradan itibaren iki türlü yöntemle sonuç takım hazırlanabilir. İlk yöntemde herbiri küspe boyunda olan kösteklere 6 iğne bağlanır Bu köstekler vidanın sapı tarafında kalan fırdöndiye teker teker bağlanıp gelin duvağı gibi küspenin üzerine yerleştirilir. Diğer bir deyişle şaçın kafayı örttüğü gibi küspenin kenarlarından serbestçe iğneler sallanacaktır. Küspe eridikçe kokuya gelen sazan küspeyi emmek isteyecek ancak küspe parçalarıyla birlikte yanda sallanan iğneyi yutacaktır. İkinci yöntemde ise 40 -50 cm uzunluğundaki bir beden üzerine 6 iğne (iğneler bağlı haldeyken köstek boyları en fazla 2 cm olacak şekilde) 5-6 cm arayla sırayla bağlanır. bedenin bu şekilde 2 boşta ucu olur. Bu uçlardan birine klipsli fırdöndü bağlanır. Boşta olan diğer uç vidanın bağlandığı ana bedendeki fırdöndüye bağlanıp küspe üzerine üzerinde iğneler olan beden makaraya ip sarar gibi küspeye sarılır. Eldeki klipsli fırdöndülü uçtaki klips sarım işlemi tamamlanınca olta ipindeki klipse takılır. Bu takıma ağırlık bağlanmaz çünkü küspenin kendisi hem ağırlık hem de yem görevi görür. Ayrıca somunlu vida da ağırlık görevi görmektedir. Buradaki anlattığımız takım hazır olarakta av bayilerinde satılmaktadır. Size tarif karışık geldiyse hazır olarakta satın alabilirsiniz. Küspe suda çok yavaş eriyerek dağılırken bunu yemek isteyen balıklar olta iğnelerine takılırlar. Küspenin üzerine 1-2 damla bitkisel yağ ayçiçek yağı damlatarak daha iyi sonuç alınabilir.